21 Eylül 2012

Mum Dilekleri


Bir önce ki yazıya yazmayı unutmuşum, sonradan eklemeyeyim dedim. Parti biterken mumları üflemek ve üflerken de dilek tutmak istedi. Tabii bir kaç mum yakildığı için bir kaç dilek hakkı doğdu. Dileklerin bir kısmı şöyle.

-Annemin, babamın ve benim yollarımız hep bir olsun.
-Annem, babam ve ben hiç ayrılmayalım.
-Annem fotoğraf kursuna gitmesin.*****(Haftada bir akşam 2 saatliğine gittiğim kurs)
- Bir sürü daha oyuncağım olsun, bir de onları koyacak yer olsun. (Oyuncak odasında da koyacak yer kalmayan bir çocuğun duası)
Ada'dan inciler. Bunlar en çarpıcı olanlar.

Ada'nın Partisi


Ada son zamanlarda kendisini aşmaya değişik ve bizi şaşırtan işler çıkartmaya başladı. Bunlardan biri de bu akşam bir anda ortaya attığı parti etkinliğiydi. Öyle iyi planlanmış bir parti yaptı ki babası da bende çok şaşırdık ve keyif aldık.

Akşam yemeği hazırlarken önce bana konser vermeye karar vererek baterisini ve orgunu alıp geldi. Sonra bir ara sesi kesildi. Sofraya oturmaya hazırlanırken salonda bir işler çevirmeye başladı. Salona oyuncaklar yaymaya başlamış bunun canımı sıkacağını düşünmüş olmalı ki hemen kılıfına uydurdu. "Anne biliyor musun ben içeriye oyuncaklarımı taşıyorum ve bir parti vereceğim" ee tabii böylesine yaratıcı bir etkinliğe ve onun heyecanlı haline dayanamadık anne, baba olarak. Başladı ballandıra ballandıra, heyecanla anlatmaya "Oyuncaklarım da partiye davetli. Partide piyanomdan müzikte çalacak. Sen, ben ve babam danslar  edeceğiz. Işığı kapatacağız ama o zaman karanlık olur, o yüzden mumları yakacağız. Parti için, kek, kurabiye de yaparız." Tabii kek ve kurabiye akşam saati için, hem de uğraşmak çok mantıklı gelmediği için onunla aynı heyecan da "ama parti için kek ve kurabiye yetişmez bence meyve partisi yapalım ne dersin?" diyerek partiye biraz meyve sıkıştırdım Ama neyse onunda çok hoşuna gitti. Yemeğini de hızla yedi (ki bu çok görülen bir şey değildir.)

Işıkları söndürüp bütün mumları yakıp müzik eşliğinde çılgınca dans ettik ve meyve yedik ailecek. Çok keyifliydi. Yaklaşık 1 saat süren etkinliğin ardından önce ben pes ettim. Bir süre sonra ise Ada...
Bu arada küçük hanım önce prenses eteğini sonra ise tütüsünü giyerek partiye katıldı.

Böylece ilk Ada partisi eksiksiz bir şekilde düzenleşmiş oldu... Biz artık bunu ara ara yaparız. Gerçekten çok keyifliydi.

18 Eylül 2012

Sadece Kum


Bir Sure önce Ada'yı Moda Parkı'na getirmiştim. Ama süslü puslu giyindiği için oynamakta zorlanmıştı. Bunun üzerine 1-2 gün sonra tekrar geldik. İstediği gibi oynadı.
Sonbaharın gelip havaların serinlemesi ile deniz-havuz sezonu da kapanınca toplu tasıma ile İstanbul gezilerimize başladık. Geçtiğimiz hafta Oyuncak Müzesi ile açtık sezonu.
Bugün ise Ada'nın isteğiyle Moda Parkındayız. Çocuğum yolda gelirken içinde kum olan bir park gördü. "Anne bak buraya da gelebiliriz" dedi. Kuzucuğumun tek derdi kuma bulanmakmış.
Söyle bir düşününce Kumlu olan parklar ne kadar da azmış.
20120918-184033.jpg